İYİ BAYRAMLAR – Girmek Mi Zor, Çıkmak Mı?
İyi Bayramlar
Dünyamızda dengeyi bulduğumuz,
Sevdiklerimize maskesiz ve özgürce sarılabildiğimiz,
Tüm sorunların çözümlerine kavuştuğumuz,
Güzel günlerin umuduyla…
Mesafelerin olmadığı bayramlara kavuşmak dileğiyle…
Distopyalarda ve bilimkurgu filmlerinde görmeye alışık olduğumuz bir dönemden geçiyoruz.
Dünyamız, son bir kaç yıldır “daha ne kadar kötü olabilir ki?” sorusuna cevap arıyor gibi. Sanki tepemizde biri bütün felaket düğmelerine aynı anda basmış…
Sırasıyla “error” veren bir süreç ve bilgisayarda” mavi ekran” olarak tanımlanan donup kalma hali… İşte son dönemlerdeki tanımımız bu…
Dünya Aralık 2019’dan beri ülke ülke karantinaya girdi. Dünya Sağlık Örgütü 11 Mart 2020 de “Pandemi” ilan etti. 16 Mart 2020 tarihinde, bilimsel adıyla “covid 19”, halk arasında “Korona” olarak bilinen virüsün sebep olduğu, salgın hastalık nedeniyle, ülkemizde de resmi olarak karantina ilan edildi.
Karantina süreci boyunca, “evde kal”, “evde hayat var” gibi çağrılarla neredeyse tüm ülke nüfusu evdeydi. Kuralların olduğu yerde karşı çıkanlar da oldu, ancak sonuçta bilinçli çoğunluk bu süreyi evinde geçirdi. Günlerce süren karantinada geriye dönüp baktığımızda şunları öğrendik:
Dünyamız bize değil, biz ona muhtaçmışız.
- Özgürlüğümüz sadece fiziksel olarak değil, duygusal ve ruhsal olarak da çok önemliymiş.
- Neye olursa olsun bağımlılıklarımız karanlık zindanlarımızmış.
- İrademiz en güçlü özgürlük aracımızmış.
- Yavaşlamak geride kalmak değil, fırsat yaratmakmış.
- Hayatı küçültmek, kısıtlanmak değil zaman yaratmakmış.
- Konfor alanlarını küçültmek, yaşamayı daraltmak değil kolaylaştırmakmış.
- Sevmek, uzaklaştığında değil yakınlaştığında da sınavmış.
- Huzur, kişide, mekânda, eşyada değil kafadaymış.
- Faaliyet sadece harekete bağlı değilmiş.
- Önemli olan sorunlar değil, çözümlermiş.
Bu listeye eklenecek çok şey var. Hayatın bundan sonraki kısmı için daha çok kafa yormamız gerekiyor.
Birçok şeyin değişeceğini, dönüşeceğini biliyoruz. Ancak kabullenme sürecimiz de karantina sürecimiz kadar sancılı olacak.
Sonuçta “Savaş” ya da “Kaç” tercihlerinde ikinci seçeneğimiz ilk duvara kadar mümkün…
Yeni yasalar, sağlık protokolleri, sosyal mesafe ayarları…
Kurallar tamamen değişiyor…
Kendi ülkemizde seyahat için bile “sağlık pasaportu ve özel izinler gerekiyor…
Şimdi soruyorum girmek mi zor, çıkmak mı?
Düşünelim…
İçeriye girmek kolaydı, kendi sınırlarımız ve kurallarımızlaydık.
Asıl soru dışarı çıktığımızda ne olacak?
İlknur Akpınar Yücedağ
24.05.2020