NAZIM HİKMET – Haziranda Ölmek
NAZIM ; tek kelime yetiyor onu hatırlamaya;
Nazım ; Şiir, demek TDK’da…
SON NEFES
3 Haziran 1963 sabahı saat 06:30
Kapısına bırakılan gazeteyi alacaktı…
İkinci kattaki dairesinden apartman kapısına yürüdü…
Tam gazetesine uzanırken nefesi durdu…
Hayatı durdu…
Ama fikirleri, düşünceleri, inancı durmadı…
Şiirleriyle devam ediyor…
Yazılarıyla devam ediyor…
İsyanıyla devam ediyor…
Rüzgâra karşı yürümeye devam ediyor…
Ölümü üzerine Sovyet Yazarlar Birliği salonunda yapılan törene yerli ve yabancı yüzlerce sanatçı katıldı ve törenin görüntüleri siyah beyaz olarak kaydedildi.
Ünlü Novodeviçi Mezarlığı’nda (Новодевичье кладбище ) gömülü.
Meşhur şiirlerinden biri olan Rüzgâra Karşı Yürüyen Adam figürü siyah granitten yapılan mezar taşı üzerinde ebedileştirildi.
HENÜZ VAKİT VARKEN GÜLÜM
Henüz vakit varken, gülüm,
Paris yanıp yıkılmadan,
Henüz vakit varken, gülüm,
Yüreğim dalındayken henüz,
Ben bir gece, şu Mayıs gecelerinden biri
Volter Rıhtımı’nda dayayıp seni duvara
Öpmeliyim ağzından
Sonra dönüp yüzümüzü Notrdam’a
Çiçeğini seyretmeliyiz onun
Birden bana sarılmalısın, gülüm,
Korkudan, hayretten, sevinçten
Ve de sessiz sessiz ağlamalısın,
Yıldızlar da çiselemeli
İncecikten bir yağmurla karışarak
Henüz vakit varken gülüm
Paris yanıp yıkılmadan,
Henüz vakit varken, gülüm,
Yüreğim dalındayken henüz,
Şu mayıs gecesi rıhtımdan geçmeliyiz
Söğütlerin altından, gülüm,
Islak salkımsöğütlerin.
Paris’in en güzel bir çift sözünü söylemeliyim sana,
En güzel, en yalansız,
Sonra da ıslıkla bir şeyler çalarak
Gebermeliyim bahtiyarlıktan
Ve insanlara inanmalıyız.
İT ÜRÜR KERVAN YÜRÜR
Dünya onu şiirleri, alıntıları ve aforizmalarıyla tanıdı. Ancak, “mavi gözlü romantik devrimcinin” hakkında konuşurken sadece şiirlerinden bahsetmek haksızlık olur.
“Bataklı Damın Kızı filmi tuttu.
Onu tutturan, ne milyonlara mal olmuş bir dekor, ne de biçimsizliğinde güzellik bulunan bilmem hangi Amerikalı yıldız oldu…
Onu kalabalığa sevdiren, bir rejisörün filozof gözüyle kımıldanan, dile gelen kara topraktır…”
Bir Film İçin – Nazım Hikmet
Şairler çağının kralı Nazım Hikmet’in, İt Ürür Kervan Yürür kitabının içindeki “Bir Film İçin” başlığı altında konusu geçen, “Aysel Bataklı Damın Kızı”,1934 yapımı bir Türk filmidir.
Türkiye’de çekilen köy konulu ilk film olma özelliğini taşımaktadır. Selma Lagerlöf’ün (Efsane ve masallara dayanan yapıtlarıyla tanınan, Nobel Edebiyat Ödülü’nü alan ilk kadın yazar) “Tösen Fran Stormyrtorpet” hikâyesinden uyarlanarak, Nâzım Hikmet tarafından yazılan bir senaryodur.
Muhsin Ertuğrul’un Türk sinema ve tiyatrosuna getirdiği yeniliklere örnek sayılan film, çekildiği dönemin köylerinde güncel yaşamı, gelenek ve kavramları işler. Filmin müziği, Cemal Reşit Rey tarafından bestelemiştir. Başroldeki kadın sanatçımız Cahide Sonku, Türk sinemasının ilk kadın film yönetmeni ve sinema oyuncusudur.
Yasaklı olduğu yıllarda Orhan Selim, Ahmet Oğuz, Mümtaz Osman ve Ercüment Er adlarını da kullanmıştır. İt Ürür Kervan Yürür kitabı Orhan Selim imzasıyla çıkmıştır.
Uluslararası bir üne ulaşmıştır ve dünyada 20. yüzyılın en gözde şairleri arasında gösterilmektedir.